2017 yılında gayrimenkul sektöründe toplamda 1 milyon 241 bin tane ev el değiştirdi.
2018 beklentileri değerlendirildiği zaman ise gayrimenkul sektörü ekim ayında 1 milyon 500 bin konut satışı yapacak. Sektör kentsel dönüşüm ile güzel geri dönüşümler alıyor. Bu rakamın 2 milyona ulaşması için ise hem orta gelir grubunda hem de alt gelir grubunda yer alan vatandaşların ev alabilmelerinin mümkün olduğu veya ev satın alabilmelerine destek olacak planların yapılması gerekiyor.
Rakamın 2 Milyon Olması için Tasarrufa Dayalı Faizsiz Modellerin Yaygınlaşması Gerekiyor
2017 yılında Türkiye’de 1 milyon 341 bin konut satıldı. Nakit parası olanlar istediği evi rahatlıkla alabilirken, belirli bütçeye ulaşamayanlar hayalindeki konuta ulaşmak için kredi çekmek durumunda kaldı. Bugün, Türkiye’de orta ve dar gelir sınıfını oluşturan yüzde 60-70’lik kesim, ev sahibi olmak için yoğun bir şekilde çalışıyor. Dolayısıyla bu grubu da konut alabilecek seviyeye getirmek ve rakamları 2 milyon bandına çekmek için tasarrufa dayalı faizsiz ev alma modelinin tabana yayılması gerekiyor.
Sektörün Gelişmesi 100.000 Vatandaşın Ev Sahibi Olmasının Yolunu Açacak
Bu farkındalık ile konut sektörünün bu yılsonunda 1 milyon 500 bin satış rakamına ulaşacağını öngördüklerini söyleyen Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, “Rakamlara bakarak geçen yılın altında kalmadığımızı gözlemlemek konut sektörü açısından oldukça iyi. Şuan kullanılan finansman modelleriyle aslında istenilen rakamlar tam olarak yakalanamıyor. Konut satışlarının 2 milyon seviyelerine çıkması için tasarrufa dayalı faizsiz modellerin yaygınlaşması gerekir. İşte biz Birevim olarak, birkaç yıl içinde tasarrufa dayalı faizsiz ev alma sektörünün giderek daha da büyüyeceğini inanıyoruz. Bu büyümeyle doğru orantılı olarak sektörde faaliyet gösteren firmaların sayısı da artacak. Dolayısıyla sektörün daha büyük kitlelere ulaşılması neticesinde bu yöntemlerle ayda 100 bin kişinin ev sahibi olabileceğini düşünüyoruz” dedi.
Öncelikle sektörün Birevim ve Birevim’in geliştirdiği yöntemlerle önemli derecede yol kat ettiğinin altını çizen Çiftçi, “Fikri hakları Birevime ait olan yöntemlerin sektörde daha önce uygulanan ve tüketiciye ek maliyet getiren kira yardımı uygulamalarını kalkmasıyla birlikte, şeffaflık ilkesinin daha uygulanır olması neticesinde sektör her anlamda büyümüştür. Birevim’in sektöre dahil olmasıyla birlikte müşteri memnuniyetinde ciddi anlamda artış görüldü. Birevim sektörel dengeyi göz önünde bulundurarak yıkıcı rekabetten uzak durarak yapıcı, pozitif bir rekabet izleyerek bu sektörden hizmet alan tasarruf sahiplerinin memnuniyet olarak geri dönmüştür.”