İstanbul’da her geçen gün biraz daha yaklaştığı ifade edilen Kandilli Rasathanesi Müdürü Dr. Haluk Özener tarafından da en düşük ihtimal olarak 7,2 büyüklüğünde gerçekleşecek olduğu söylenilen Marmara depremine yönelik Jeofizik ve inşaat mühendisleri odası İstanbullulara belli başlı uyarılarda bulundu.
Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) 2017 Ağustosu’nda duyurmuş olduğu “İstanbul Deprem Raporu” ekibinden İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna ile Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Erdal Şahan, kentte her gün biraz daha yaklaşan deprem ile alakalı olarak bir takım açıklamalarda bulundu.
En Riskli Bölge Avrupa Yakası’nda
Konu ile alakalı olarak yapmış olduğu açıklamalarında 96 yılında hazırlanan ülkenin deprem haritasının daha şimdiye dek değişiklik göstermediğini dile getiren TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Erdal Şahan, Avrupa Yakası’nda zeminin daha kalın ve killi olduğunu belirtti. Bunu bir örnek ile açıklayan Şahan, Bakırköy formasyonu denilen bir durumun mevcut olduğunu, yüzeyden bakıldığında kaya gibi göründüğünü ancak kalın bir kil olduğunu anlattı. Bakırköy’den başlanarak Tekirdağ’a doğru gidildikçe bu kalınlığın arttığını, ayrıca dere yataklarının olduğu bölgelerde de zemin ile alakalı bir sıkıntının olduğunu belirtti. Avrupa Yakası’nda zemin etüdlerinin yapıldığını ancak gerekli iyileştirmelerinde gerçekleştirilmediğini dile getiren Şahan, bu sebeple de bu yakadaki yapılan risk altında olduğunu, bu sektörde ticari ilişkinin ortadan kaldırılarak yapı-denetim firmalarının işi bakanlık yoluyla gerçekleştirmeleri gerektiğini vurguladı.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna ise açıklamalarında, kentte hayata geçirilecek olan binaların yönetmelik gereğince inşa edilmesi halinde deprem riskinin minimumuma indirilebileceğini ifade etti. 99 Gölcük Depremi’nde Avcılar’da büyük bir göçük meydana geldiğini hatırlatan Suna, bunun izahının zemini sağlam olmayan bölgelerde deprem tesirinin büyük olacağı olduğunu anlattı. Zemini yumuşak olan bölgelerde deprem uzakta meydana gelse bile hissedilebileceğini de dile getiren Suna, ayrıca bu bölgelerde binanın da sağlam olmaması durumunda büyük hasar alabileceğini aktardı.
Risk Derecesine Göre Sıralandırma Yapılmalı
Ayrıca açıklamalarında risk durumuna göre binaların sıralandırılması ve yeniden yıkılıp sağlam bir şekilde inşa edilmesi gerektiğine vurgu yapan Suna, kentte bir deprem beklentisi olduğundan dolayı diğer binalarında güçlendirilmesi gerektiğini, kentsel dönüşüm için de bir hayli zamana ihtiyaç duyulduğunu belirtti.