Günümüzde kentsel dönüşüm, Türkiye için oldukça önemli bir konuma sahiptir. Mevcut binaların sahip olduğu güvensizlik ilkesine temeline olana ve olası doğal felaketlere karşı dayanıklı yapıları merkezine alan kentsel dönüşüm için apartman ya da sitelerde belirli bir oy oranını yakalamak gerekmektedir.
16 mayıs 2012 tarihinde kabul edilen 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun, kabul edilişini 15 gün sonrasında yani 31 Mayıs 2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmişti.
Söz konusu olan bu kanunda amaç; afet riski altında bulunan alanlar ile bu alanların haricinde bulunan ve risk taşıyan arazi ve arsalarda, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun olan, sağlıklı ve güvenli yaşama alanlarını ortaya çıkarmak üzere tasfiye, iyileştirme ve yenileme yapmaya yönelik usul ve esasları belirlemek olarak gösterilir.
Kentsel Dönüşümde 3’te 2’lik Oran
Kentsel dönüşüm sırasında 3’te 2’lik çoğunluğun kuralı, söz konusu olan 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile devreye sokulmuştur. Kat mülkiyeti bulunan yapılarda bağımsız bölümü olan ya da bir gayrimenkulde paydaş olanlar, yapını risk taşıması nedeniyle yıkılması gibi bir durumda yerine inşa edilecek olan binanın ya da arsanın boş bırakılması veya müteahhide verilmesi durumunda paydaş veya bağımsız bölüm sahiplerinin 3’te 2’sinin onayı dahilinde, taşınmaz malın tümü üzerinde tasarrufta bulunulmasına imkan sağlamaktadır.
Riskli bir yapı oluğu tespit edilen ya da risk taşıyan bir alanda bulunduğu tespit edilen yapının yıkılmasında söz konusu yapı paydaşlarının birbirleri ile anlaşıp anlaşmamasının herhangi bir önemi yoktur. Bu demek oluyor ki, riskli bir bölgede bulunan ya da riskli bir bölge olmayıp güvenli bir yapı olmasına rağmen yıkımına karar verilen binanın yıkımı durumunda paydaşlar tarafında oy birliği sağlanmış olsa dahi onlara bir söz hakkı verilmez. Yıkım kararı verilmiş olan binaların yıkımı zorunlu tutulur.
