2017 yılının Mart ayı itibariyle değer kaybetmeye başlayan altın, değer kaybediyor olmasına rağmen yatırımcılara en fazla kazandıran ürünler arasında geliyor.
2017 yılının başlangıcında yukarı yönlü olan seyrini Mart ayı itibariyle aşağı yönlü çeviren altın, geride bıraktığımız neredeyse 5 aylık süreç içerisinde sürekli olarak değer kaybetti. Bu kayıba rağmen yatırımcısına yılın ilk yarısında toplamda yüzde 7,7’lik bir kazanç sağlatan altın, yatırımcısının yüzünü güldürmeye devam ediyor.
2017 yılının ilk günlerine altın, yukarı yönlü bir ivmelenme ile başlamıştı. Mart ayı itibariyle yönünü aşağı doğru çeviren altın, sürekli olarak düşüş yönünde ivmesini kaybetmedi. Geçtiğimiz Haziran ayı içerisinde 140,5 Türk Lirası’na kadar düşerek, ayı bu fiyat üzerinden tamamlayan altın, Nisan ayı içerisinde 254,4 Türk Lirası ile tamamlamıştı.
Yatırımcıların İkinci Tercihi!
Analistler, 2017 yılına 130 Türk Lirası ile başlangıç yapan altın fiyatları, Türk yatırımcıların en fazla tercih ettiği yatırım yöntemleri arasında ikinci sırada yer alıyor. Anadolu Ajans’ın finans analisti olan İslam Memiş, konu hakkında yorumlamalarda bulunurken; yatırımcılar tarafından altına olan yönelmenini, altın fiyatlarında yaşanan düşüş olduğunu belirtiyor. Yaptığı açıklamada tahminlerini de aktaran Memiş, yakın dönemde gram altın için ilk etapta 150 Türk Lirası, devam eden süreçlerde ise 155 ve 165 Türk Lirası seviyelerine altının ulaşmasında bir beklentinin olduğunu ve sürpriz olarak karşılanmayacağını belirtiyor.
Konu hakkında açıklamalarda bulunan bir diğer isim ise İntegral Yatırım Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu. Turşucu, Nisan ayında 154,42 Türk Lirası ile birlikte gram altın fiyatlarının en yüksek seviyesine ulaştığını aktarırken, gram altın için en yüksek getirinin 1 ila 12 Ocak tarihleri arasında gerçekleştiğini belirtti. Bu getirinin ana sebebinin dolar kurunda yaşanan hızlı yükselişin ve ons altın için yaşanan yükseliş olduğunu belirten Turşucu, aynı zamanda yılın ilk yarısı içerisinde gram altın fiyatlarının da 154 Türk Lirası için zirve zorlayıcı olduğunu, hatta yeni bir zirve için hazırlıklı olunması gerektiğini belirtti.
